Yeniçeriler kapıyı zorlarken Uzun İhsan Efendi hâlâ malûm konuyu düşünüyor, fakat işin içinden bir türlü çıkamıyordu...
Rendekâr doğru mu söylüyor? Düşünüyorum, öyleyse varım. Oldukça makûl. Fakat bundan tam tersi bir sonuç, varolmadığım, bir düş olduğum sonucu da çıkar: Düşünen bir adamı düşünüyorum. Düşündüğümü bildiğim için, düşlediğim bu adamın da varolduğunu biliyorum. Böylece o da benim kadar gerçek oluyor. Bundan sonrası çok daha hüzünlü bir sonuca varıyor. Düşündüğünü düşündüğüm bu adamın beni düşlediğini düşlüyorum. Öyleyse gerçek olan biri beni düşlüyor. O gerçek, ben ise bir düş oluyorum.
Kapı kırıldığında Uzun İhsan Efendi kitabı kapadı. Az sonra başına geleceklere aldırmadan kafasında şunları geçirdi:
Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir masaldır.
Kategori |
Tarihî Roman
|
Cilt Türü |
Karton Kapak |
Basım Tarihi: |
Ekim 2006 |
Basım Yeri: |
İstanbul |
Baskı Sayısı |
30 |
Ebat: |
|
Dil: |
Türkçe |
Kâğıt Türü: |
3. Hamur |
Sayfa Sayısı: |
238 |
ISBN: |
9754704724 |
Yazar hakkında haber bulunamadı.
İhsan Oktay Anar
(21 Kasım 1960 - ): Yazar. Yozgat'ta doğdu. İlk ve orta okulu İzmir'de okudu. Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünü bitirdi. Yüksek lisansını ve doktorasını aynı üniversitede verdi. Felsefe tarihi dalında öğretim üyesi.
İlk hikâyesi 'Kâfirler İçin Apologya Morköpük dergisinde çıktı (1985).
Romanları: Puslu Kıtalar Atlası (1995), Kitab-ül Hiyel: Eski Zaman Mücitlerinin İnanılmaz Hayat Öyküleri (1996), Efrasiyab'ın Hikâyeleri (1998).
Kullanıcı Yorumları
Henüz hiç yorum yapılmadı.
Yorum Yap
Yorum yapmak için kullanıcı hesabınızla giriş yapmalısınız!
Giriş yapmak için lütfen tıklayınız.