Güçlü bir ışık getirmelerini istedi. Işığı getirdiler ama getirdikleri bu ışık çok zayıftı ve yine bir şey görülmüyordu. Öğretmeni Ahmet Tekin tereddütte kalmıştı ve öldürülen bu şahsın kimliği konusunda, emin olmadan kesin bir şey söylemek istemiyordu, daha güçlü bir ışık getirmelerini istedi yeniden; ışığı az sonra getirdiklerinde yerde sırtüstü yatan ölünün yüzüne tuttular. Yukarıdan tutmaya çalıştıkları ışığın altında ölünün birdenbire aydınlanan yüzü kanlar içindeydi.
Ama yine de tanıdım, diye anlatacaktı Uğurun öğretmeni, sonradan: Bu, komşumuz Ahmet Kaymaz, öbür tarafta yüzükoyun yatan da oğlu Uğur Kaymazdır dedim.
İşte bu Uğurun yıldızı, bu da Ahmetin, dedikleri, en parlak, en ışıltılı olan yıldızları belki de bir gece sonra gökyüzünde arayıp bulamadıklarında derin bir kedere kapılıyor çocuklar ve sarı sıcak gecelerde, başlarını koydukları yastıkları ıslanıyor gözyaşlarıyla. Uğur artık onlar için gökyüzünde dolanıp duran bir parıltılı yıldız gibi...
Etrafına saçtığı ışık, öbür yıldızları bile aydınlatan kocaman bir yıldız Uğur...
Kategori |
Anı-Günlük-Mektup
Öykü
|
Cilt Türü |
Karton Kapak |
Basım Tarihi: |
Aralık 2006 |
Basım Yeri: |
İstanbul |
Baskı Sayısı |
1 |
Ebat: |
|
Dil: |
Türkçe |
Kâğıt Türü: |
2. Hamur |
Sayfa Sayısı: |
208 |
ISBN: |
9944-916-58-7 |
Yazar hakkında haber bulunamadı.
Kullanıcı Yorumları
Henüz hiç yorum yapılmadı.
Yorum Yap
Yorum yapmak için kullanıcı hesabınızla giriş yapmalısınız!
Giriş yapmak için lütfen tıklayınız.