İnsan, Muhammed (s.) in ve İslamın ilk dönemlerinin tarihçesi üzerine ne kadar çok düşünürse, Muhammed (s.) in başarılarının büyüklüğü karşısında o kadar çok hayrete düşer. Şartlar ona pek az kişiye nasip olan fırsatlar sundu; fakat sunulan kişi de duruma tam anlamıyla uygundu. Eğer onda böyle geleceği görme, devlet adamlığı ve idarecilik kabiliyetleri ve bunların arkasında onun Allaha güveni, Allahın onu görevlendirdiğine dair sarsılmaz inancı olmasaydı; insanlık tarihinin önemli bir bölüm yazılmamış olacaktı.
Bu kitap boyunca Muhammed (s.) in uzak görüşlü siyasi stratejisi ve sosyal reformları hakkında çok şey söylendi. Onun bu konudaki bilgeliğini, küçük devletinin ölümünün ardından hızla genişleyerek bir dünya imparatorluğuna dönüşmesi, sosyal kurumlarının birçok farklı ortama uyarlanması ve on üç asır boyunca devam etmesi göstermektedir.